www.yenimilat.tr.gg
  HABERLER
 
Güncel haberleri Buradan Takip Edebilirsiniz
Kürtler artık devlet istemiyor
haber5.com tarih 06.05.2009, 06:21 (UTC)
 Milliyet Gazetesi yazarı Hasan Cemal, Kandil'de Murat Karayılan ile görüştü. Hasan Cemal yazısında, Karayılan ile görüşmesinin ayrıntılarını aktarmaya devam ediyor.

Karayılan PKK'daki değişimi, “PKK eskiye göre daha makul bir çizgide. Örneğin evvelce bağımsız Kürt devleti isterdi. Bu geçmişte kaldı. Yani artık 'bölücü' değil. Kürtlerin Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde eşit ve özgür olarak yaşamalarını istiyoruz. Şunu belirtmek isterim. Bu bir taktik değildir. Bölücülüğü, yani bağımsız devleti dışlayan süreç 1993'te başladı, 1999'da İmralı ile başladı. Pradigma değişti” sözleriyle açıklıyor

KANDİL DAĞI, Kuzey Irak
PKK'nın bir numarası Murat Karayılan'la geçen cumartesi günü Kandil Dağı'nın eteklerindeki iki odalı, basık tavanlı, kerpiçten bir köy evinde yaptığım dört saatlik görüşmede, bir konuyu sürekli olarak sohbet gündeminde tutmaya çalıştım:
PKK'nın silah bırakması...
PKK'nın dağdan inmesi...
Bir ara şöyle dedi Karayılan:
“Bakın, biz aklımızı yitirdiğimiz için çıkmadık dağa. Kimilerinin dediği gibi piknik yapmak için de dağda değiliz.”
PKK'nın dağdan inmesi söz konusu edilince, Karayılan'ın yüzüne müstehzi bir gülümseme yayılıyor. Bunun öyle söylendiği gibi kolay olmadığını, bu aşamaya gelinceye kadar yapılması gereken başka işler olduğunu anlatan bir yüz ifadesi bu aynı zamanda...
Sıkıştırınca da şu tepkiyi verdi:
“PKK silah bıraksın söylemi havaya, yani boşa sıkılmış bir kurşundur. Bıraksın da nereye bıraksın? Nasıl bıraksın? Kime bıraksın? Zemini nedir silah bırakmanın? Silah bıraksın demenin bir anlamı yok. Önce oturalım, konuşalım.”

'Daha makul bir çizgideyiz'
Murat Karayılan'a göre, PKK'ya 'terör örgütü' demekle bir yere gitmek olanaksız. PKK'nın aynı zamanda Kürtlerin özlemlerini yansıttığını, bu nedenle desteğini aldığını söylüyor.
Ve hep şunu ekliyor:
 

AKP'den Başbuğ'a geçiken cevap geldi
haber5.com tarih 06.05.2009, 06:20 (UTC)
 Başbuğ siyasi mesajlar da taşıyan konuşmasına AKP'nin önde gelen bir isimden tepki. Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, "Başbuğ konuşmamalı" dedi.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un basın toplantılarına AKP'den günler sonra tepki geldi.
AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, dün gece CNN TÜRK'te yayınlanan "Reha Muhtar'la Çok Farklı" programında konuştu ve "Başbuğ'un konuşması uygun değildir" dedi.
Elitaş, Başbuğ'u eski komutanı Büyükanıt'ın, Beykent Üniversitesi'nde verdiği "Politikacı ve Ordu" konulu derste söyledikleriyle eleştirdi:

"Sayın Büyükanıt da teyid etti; günlük siyaset askerin işi değil. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Başbuğ, bir basın açıklaması yaptı. Bir ülkede, Genelkurmay Başkanı, eğer ilgili kurumlardan müsaade almadıysa bu konularda görüş belirtmesi uygun değildir. Ama emekli komutanlar konuşabilir. Hatta siyasete girebilir. Şu anda Meclis çatısı altında da emekli generaller var zaten."

Reha Muhtar'ın, "Genelkurmay Başkanı, Başbakan'a bağlı, oradan mı izin alması gerekirdi?" sorusu üzerine Mustafa Elitaş, "AKP Grup Başkanvekili olarak değil, bir sade vatandaş, bir düz vekil olarak konuşuyorum, siyasete hiç bulaşmaması gereken bir kurumun başında olan Sayın Başbuğ'un o toplantıyı yapmaması gerekirdi. Son günlerdeki soruşturmalarla ilgili bir cevap verme ihtiyacı hissetti herhalde..." yanıtını verdi.

CNNTÜRK'te haftaiçi her akşam saat 23:00'te yayınlanan "Reha Muhtar'la Çok Farklı" programının bir diğer konuğu olan CHP Grup Başkanvekili Hakkı Suha Okay da, Elitaş'ı destekler mahiyette konuştu ve askerin sadece Milli Güvenlik Kurulu'nda görüş belirtmesi gerektiğini söyledi.

 

Milliyet Kur'an dağıtan öğretmenleri fişliyor
haber5.com tarih 06.05.2009, 06:18 (UTC)
 Aydın Doğan'a ait DHA muhabirleri okulları didik didik ederek Kur'an dağıtan öğretmenleri fişliyor. Milliyet ise mal bulmuş mağribi gibi bu haberleri yayınlıyor. Sanki Hristiyan bir ülkede yaşıyoruz.

DHA İzmir Muhabiri Cevdet Şen imzalı haber Milliyet gazetesi
internet sitesinde yayınlandı. İşte o haber:

İzmir’in Kınık ilçesindeki ilköğretim okullarında, öğrencilere Kuran-ı Kerim’in Türkçe Meali ve ‘İbadetlerimi Öğreniyorum’ isimli kitap dağıtıldı.
Kınık Milli Eğitim Müdürlüğü’nün, 14-20 Nisan tarihleri arasındaki ‘Kutlu Doğum Haftası’ etkinlikleri kapsamında, ilçedeki 11 ilköğretim okulundaki 3, 4 ve 5’inci sınıf öğrencilerine Diyanet İşleri Başkanlığı’nca hazırlanan 20 sayfalık ‘İbadetlerimi Öğreniyorum’ isimli kitap; 6, 7 ve 8’inci sınıf öğrencilerine ise Kuran-ı Kerim’in Türkçe Meali’ni dağıttığı belirtildi.

Müftülük temin etti
Ücretsiz dağıtılan cep kitaplarının İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün talebiyle, Kınık Müftülüğü tarafından temin edildiği öğrenildi. 16-20 Nisan tarihleri arasındaki dağıtımın da Kınık Kaymakamlığı’nın oluruyla yapıldığı belirlendi.
‘Sadece isteyenlere verildi’
‘İbadetimi Öğreniyorum’ isimli kitaptan 500, Kuran-ı Kerim mealinden ise 300 adet dağıtıldığı belirtilirken, kaymakamlık yetkilileri tüm ilçe genelinde sadece 50 kitap dağıtıldığını iddia etti.
Kitapların her öğrenciye değil, sadece isteyenlere verildiği öne sürüldü. Kaymakamlık, Müftülük ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü konuyla ilgili açıklama yapmadı
 

Meşal'den Obama yönetimine söz
haber5.com tarih 06.05.2009, 06:16 (UTC)
 NY Times'e konuşan Hamas Lideri Meşal, Obama'nın "dilinin farklı ve olumlu" olduğunu belirterek, "İsrail-Filistin sorununun çözümünün parçası olmaya kararlıyız " dedi.

Hamas'ın sürgündeki siyasi lideri Halit Meşal, örgütün, İsrail-Filistin sorununun çözümümün parçası olmaya kararlı olduğunu söyledi.

Meşal, New York Times gazetesinde yayımlanan söyleşisinde, ABD Başkanı Barack Obama'nın "dilinin farklı ve olumlu" olduğunu belirterek, "Amerikan yönetimine ve uluslararası topluma, çözümün, sürecin parçası olacağımız sözünü veriyorum" dedi.

Hamas'ın, yalnızca 10 yıllığına ve sadece İsrail'in, Filistinli mültecilerin ve onların soyundan gelen milyonların geri dönmesi kabul etmesi halinde iki devletli çözümü fiilen kabul edeceğini ifade eden Meşal, örgütün, Gazze'de ocak ortasında düzenlenen ve 3 hafta süren operasyondan sonra Hamas'ın Gazze Şeridi'nden İsrail'in güneyine roket saldırılarını durdurduğunu kaydetti.

New York Times'ın, 53 yaşındaki Meşal'in Şam'daki evinde yaptığı söyleşide ayrıca, Yaser Arafat'ın liderliğinde Filistin yönetiminin İsrail'i tanımasının, Filistinlilerin gelecekte kurulacak devletleri için istediği toprakların işgalini durdurmayı önlemediğini söyledi.

Meşal, tanınma talebinin, ABD ve İsrail'in, gerçek meseleyle uğraşmaktan kaçma ve topu Araplarla Filistin tarafına atma bahanesi olduğunu savunarak, 20 yıl önce örgütün kuruluş tüzüğünde yapılan, İsrail'in yıkılması çağrısını geri almayacağını, ancak Hamas'ın "deneyimlerinden şekillendiğini", bu nedenle yabancıların bunu yok sayması gerektiğini söyledi.

Söyleşi yapmayı kabul etmesinin nedenini, "Hamas'ı anlamak için, vizyonunu doğrudan dinlemek lazım. Hamas, insanlar, hareketten diğerleri yoluyla değil, liderlerinden doğrudan haber almak istediğinde memnun oluyor" sözleriyle açıklayan Meşal, Hamas'ın, 2006 yılından bu yana rehin tutulan İsrailli asker Gilat Şalit'in serbest kalması karşılığında İsrail'in yüzlerce Filistinli mahkumu serbest bırakması konusunda anlaşma sağlanması amacını yineledi.

Halit Meşal, İran'ın, Hamas'a desteğiyle ilgili olarak da "İran'ın bize desteği şarta bağlı değil, Hiç kimse bizim politikalarımızı etkileyemez ya da kontrol edemez" ifadesini kullandı.
 

Kısa dönem kalkmıyor, uzun dönem kısalıyor
haber5.com tarih 06.05.2009, 06:13 (UTC)
 Hükümetin askerlik hizmetleriyle ilgili yeni düzenlemeler konusunda çalışma içinde olduğu öğrenildi. Buna göre kısa dönem kalkmıyor, uzun dönem kısalıyor.

Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, askerlik hizmetiyle ilgili yeni düzenlemeler konusunda çalışma içinde olduklarını belirterek, “Şu an henüz taslak aşamasındayız, bu konuda çalışmalarımız sürüyor” dedi.

AK Parti TBMM Grup Toplantısı’na girişte Vakit gazetesinin sorularını cevaplandıran Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, kısa dönem askerliğin kaldırılması ve uzun dönem askerlik hizmetinin süresinin kısalmasıyla ilgili bir düzenlemenin de bu çalışmanın kapsamında olup olmadığına ilişkin sorumuza ise, “Bunlar askerliğin yapılış şekliyle ilgili ve bu konu da değişik düzenlemelerle yürütülüyor. Bu hizmetin daha basitleştirilmesi, hizmete yönelik hale getirilmesi yönünde çalışmalar var. Ancak bu çalışmalar şimdilik neticelenmiş değil. Biliyorsunuz ki neticelenmesi için kanun tasarısı haline gelmesi gerekir. Şu an taslak aşamasında çalışmalar var” diye cevap verdi.

NİHAİ KARAR TBMM’NİN

Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, çalışmaların sonuçlanması ve belirli bir şekil alması halinde basına ve kamuoyuna da bilgi vereceklerini belirterek, bu konuda nihai kararın TBMM tarafından verileceğinin de altını çizdi. Bakan Gönül, “Hangi kanunun çıkacağı, hangi düzenlemenin yapılacağı noktasında nihai karar mercii TBMM’dir. Şimdilik çalışmalar teknik seviyede sürüyor. Kamuoyumuzun bunu bilmesinde yarar var” dedi.

SÜRE KONUSU HENÜZ MASADA

Öte yandan; Milli Savunma Bakanlığı’nın hazırlamakta olduğu askerlikle ilgili yeni düzenlemeye ilişkin taslakta en önemli noktanın, 15 aylık uzun dönem askerlik hizmetinin süresinin kısaltılması olduğu öğrenildi. Bakan Gönül’ün bu bilgiyi yalanlamaması ve sadece çalışmaların sürdürüldüğü mesajını vermesi ise dikkat çekici bulundu. Sürenin ne olacağı konusunda henüz net bir karar verilmiş değil. Ancak zorunlu askerlik süresinin 9 ila 12 ay arasında olabileceği; bu konuda Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ihtiyaçları ve Türkiye’nin içinde bulunduğu bölgenin siyasi ve askeri istikrarının belirleyici olacağı kaydedildi.

 

Yargıtaya baskın, Başbakanaa suikast
haber5.com tarih 06.05.2009, 06:11 (UTC)
 Ergenekon Terör Örgütünün Danıştay saldırısından önce Yargıtay'ı basmayı planladığı ortaya çıktı.



Hedefte 8. Ceza Dairesi'nin yeni Başkanı Serpil Özün Çetinkol ile eski Başkan Zeki Aslan ve üyeler vardı...Ergenekon davasının delil klasörlerine giren istihbarat elemanı gizli tanık ‘Selçuk’un ifadesi, Yargıtay ve Başbakan Tayyip Erdoğan'ı hedef alan suikast planlarını gözler önüne serdi.

İddia edilen Ergenekon Terör Örgütü’nün, geçen hafta Yargıtay 8. Ceza Dairesi Başkanlığı'na seçilen Serpil Özün Çetinkol ile eski Başkan Zeki Aslan ve üyelere suikast planladığı öne sürüldü.

HEDEF 8. CEZA DAİRESİ

Gizli tanığın ifadesinde akıllara durgunluk veren şu bilgiler yer alıyor:

"Yargıtay üyeleri Yahudiler’e çalışıyor, bunlar vatan haini, bunların temizlenmesi lazım, şeklinde telkinlerle üyelere yönelik eylem yaptırılmaya çalışılıyordu. Bu şekilde Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nin üyelerinden Zeki Aslan, Serpil Çetinol diye bir bayan ve Kubilay abi dedikleri Kubilay Özkan isimli üyeler ve bazı savcılara suikast türü eylemlerin yapılması konuşuluyordu. Yargıtay üyeleriyle ilgili çok özel bilgiler ve istihbaratlar arkadaşıma verilmiş. Arkadaşım bu bilgilerden bana bahsetti. Ancak arkadaşım bu eylemi gerçekleştirmemiş. Bu teklifi Savaş Yarbay yapmıştı."

‘TÜM NOTLARI GÖRDÜM’

Daha sonra Danıştay saldırısı gerçekleşince hemen bu olayların aklına geldiğini Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz'e anlatan gizli tanık, suikastı gerçekleştirmeyen arkadaşının Yargıtay 8. Ceza Dairesi üyeleri hakkındaki bilgi notlarını da kendisine gösterdiğini belirtti.

Gizli tanık, "Bu notlarda bazı Yargıtay üyelerinin, tetkik hakimleriyle olan ilişkilerinden, özel hayatları ve diğer irtibatlarıyla ilgili birçok yazılı bilgi arkadaşıma verilmişti" diye konuştu. Ergenekon sanığı Veli Küçük, Levent Ersöz ile bazı MİT ve JİTEM görevlilerini yakından tanıyan gizli tanık, “Suç işleyen kişilerin dosyaları sonunda Yargıtay'a gidiyordu. Fakat bazı dosyalar kendi adamlarına değil başka kişilerin bulunduğu bir daireye düştü” dedi.

NEDEN YARGITAY 8. DAİRESİ?

Yargıtay 8. Ceza Dairesi karara bağladığı davalarla Türkiye'nin gündeminden hiç düşmedi. Düşünce özgürlüğü ve örgütlü suçlarla ilgili davalara bakan 8. Ceza Dairesi, Susurluk Davası ve Başbakan Recep Tayip Erdoğan'ın okuduğu şiir dolayısıyla aldığı cezayı da onamıştı. Avukat Alparslan Arslan tarafından 'başörtüsü yasağı getirdi" diye gerçekleştirilen Danıştay 2. Dairesi gibi Yargıtay 8. Ceza Dairesi de 28 Şubat döneminde verdiği kararlarla kamuoyunda tartışmaya neden olmuştu. İddia edilen Ergenekon Terör Örgütü’nün tıpkı Danıştay saldırısında olduğu gibi Yargıtay 8. Dairesi'ne de saldırı gerçekleştirip olayı dindar kitlelerin üzerine yıkmayı planladığı Ergenekon iddianamesinin ek delil dosyalarında yer aldı.

BAŞBAKAN'A BOMBALI SUİKAST

Yakından tanıdığı Veli Küçük'ün bir başsavcı ve bir ağır ceza başkanıyla sürekli görüştüğünü bildiğini anlatan gizli tanık Selçuk, kendisinin de bir kez başsavcıyla görüştüğünü söyledi. Başsavcıyla daha çok İrfan Yüzbaşı ve Savaş Yarbay'ın görüştüğünü belirten gizli tanık, Başbakan Erdoğan'a suikast planını da anlattı.

İşte gizli tanığın şok sözleri: "Savaş Yarbay, bir gün benim arkadaşım olan ismini vermek istemediğim kişiye, Başbakan Erdoğan'ın Türkiye'yi sattığını ve öldürülmesi gerektiğini söylemiş. İkametine girerken evinin yanında bulunan Karadenizlilere ait bir araç yıkama yağlama istasyonunun önüne C-4 patlayıcılarla donanmış araçla suikast yapılmasını teklif etmiş.

Hatta yıkama yağlamacıda sıra bekleyen araba gibi park edilip, Başbakan geçerken kumandayla patlatılıp Başbakan'a suikast yapılacaktı. Bu şahıs bana, 'Bize vatan millet dediler bazı işler yaptık. Ancak Başbakan'ın öldürülmesi hususunun, vatan milletle bağdaşır bir yanını görmediğim gibi vatan haini de oluruz. Bu iş değil bizi, sülalemizi bile yerin dibine batırır' diye teklifi kabul etmediğini söyledi."
 

<-Geri

 1  2 Devam -> 
 
  )))Bugün 3 ziyaretçi (5 klik) kişi burdaydı!(((  
 
TÜRKİYE CANIM FEDA

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?

Ücretsiz kaydol